Ege Bölgesi, tarım, turizm, arkeoloji ve yeraltı zenginliklerinin bir arada bulunduğu bir bölgedir. Bu dört ana sektör, bir yandan bölge için gelir ve istihdam üretirken, diğer yandan bölgenin çevre kaynakları ve ekolojik sistemleri üzerinde ciddi baskılar oluşturmaktadır. Kamu otoritelerinin hatalı kararları sonucunda, bölgenin çevre kaynakları tahrip olmuş, insanların sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı tehlikeye girmiştir. Ege Bölgesi’nde kamu otoritelerinin ve kimi sektör temsilcilerinin çevre açısından tehdit yaratan, uygulamaları, hak savunucularının ve çevreci örgütlerin ortaklığında dava konusu yapılmış, dava süreçleri Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi’ne kadar uzamıştır. Bu gelişmeler, Ege Bölgesi’ni çevre ihlalleri ile hukukun kesiştiği önemli bir bölge haline getirmiştir. Bölgede oluşan bilgi birikim ve deneyimi yeni paydaşlarla paylaşmak onların hukuki mücadeleleri için yol gösterici ve destekleyici olacağını öngördüğümüz bu çalışma ile ve Sivil Toplum Örgütlerinin ve aktivistlerin dijital savunuculuk kapasitelerinin güçlendirilmesine mütevazı bir katkı sunulması hedeflenmiştir.